Antalya /Kemer Çıralı Köyünde 2500 Yıldır Sönmeden Yanan Kayalar (Videolu )

Merhaba sayın takipcilerim 05.05.2019 tarihinde Kemer / Antalya Çıralıda bulunan Yanan kayalara gitme fırsatım oldu. Gidiş yolunu tarif etmek gerekir ise ilk önce çıralı tatil köyüne gitmeniz gerekmektedir. Antalya - Çıralı Arası 85 km dir. Çıralı girişinde bir köprü karşınıza çıkacak o köprüyü geçtikten sonra köyün içinde hiç bir yere sapmadan yaklaşık 3,5 km gidin ve olay buradan sonra başlıyor . Giriş ücreti 8 tl verdikten sonra yukarı doğru yaklaşık 1000 km 1300- 1400 adım arası yürümeniz gerekmektedir. engelli vatantaşlar gidemez katır var ise ancak katır ile çıkabilir. Biz hava sıcak değil iken çıkmak nasip oldu temmuz ayında düşünemiyorum.Buraya çıkmayı

zorlaştıran şey yapılan yolun merdiven şeklinde olması mantıksız olmuş. Rakım yüksekliği - 230 - 240 arası değişmektedir.Gece daha güzel olduğu gitar ,saz , türkülerin eşlik ettiği yaz aylarında orada sabahlamayı tavsiye ediliyor umarım deneme şansımız olur.

Yanan Kayalar yaklaşık 5 dönüm bir alanda bulunmakta kayaların arasında metan gazı sızmakta buda sürekli yanmasına sebep olmaktadır. Yöre insanının kısaca ‘’Yanar’’ dediği bu kayaların asırlardır yandığı ve hiç sönmediğine inanılır. Hemen anlaşılacağı üzere adı da buradan gelir. Yapılan çalışmalar, kayaların bu çok uzun zaman boyunca nasıl yandığını gösteriyor: Bu alevin kaynağı metan gazıdır. Yer altından yukarı doğru sızan gaz buradaki kayaları yakmaktadır. Yanartaş özellikle bilim insanlarının kafalarını uzun bir zaman karıştırdı. Çünkü, buradaki jeolojik durum bir metan gazını oluşturabilecek özelliklere sahip değildi.Yanartaş’ın bir metan gazına kaynaklık edebilecek özellikleri olmadığı görüşü uzun süre devam ettiyse de işler kısa bir zaman önce değişti. Roma Ulusal Jeofizik ve Volkanoloji Enstitüsü’nden Jeolog Giuseppe Etiope bu konuyu aydınlattı: Yanartaş’ın yüzeyinin hemen altında bulunan rutenyum elementi, metan gazı için bir katalizör görevi görüyor. Yani rutenyum, metan gazına kaynaklık ediyor. Yanartaş kaya bloğunun girişinde antik kalıntı dikkatimizden kaçmıyor. Kilise kalıntısı olan yapı MS 6. yüzyıla ait bir erken Bizans dönemi eseri. Tabii alanda herhangi bir kazı ve düzenleme yapılmadığı için ot ve toprak içinde.

Evliya Çelebi’nin de etkilendiği bir doğa parçasıdır. Çelebi bu bölgeyi: ‘’Gece vakitleri Mısır’dan ve Kıbrıs’tan gelen gemiler yüz mil uzaktan bu alisileri görür, selamette olduklarını bilir, sevinirler. Mucize bu, kim ki ateşlerin yanına bir adam varsa, bir ateş daha ortaya çıkar. İki, üç yahut on adam varsa, o kadar ateşler ortaya çıkar. Kükürt gibi kokusu vardır. Ama insan bedenine zarar vermez ve bunu seyreden insanlar gidince önceki ateşler kalır, sonradan çıkan ateşler kaybolur.‘’ şeklinde tarif etmiştir.

Gaz Analiz Sonuçları :

O2 : % 9,94

N2 : % 32,64

CO2 : % 0,05

CI : % 57,57

C2 : % 0,16

C3:% 0,05

iC4 : % 0,03

NC4 : % 0,04

i5 : % 0,03

Nc5 : % 0,03

g 13 c CH4 % - 11,64